Kadın boşanma davası açarsa erkek kabul etmezse bu durumda anlaşmalı boşanma davasından söz etmek mümkün değildir. Kadının boşanma davası açtığı erkeğin kabul etmediği durumlarda çekişmeli boşanma sözkonusu olacaktır.
Bilindiği üzere de iki çeşit boşanma davası vardır; anlaşmalı ve çekişmeli boşanma davası olmak üzere. Kadının açtığı boşanma davasının erkek tarafından kabul edilmemesi, anlaşmalı boşanma davası statüsünde değerlendirilemeyeceği için burada söz konusu boşanma davası türü çekişmeli boşanma davası olacaktır. Adından da anlaşılacağı üzere çekilmeli boşanma davasında tarafların çekişme yaşadığı yani mutabık kalamadığı bir ya da birkaç husus bulunur. Boşanmak isteyip istememek de bu ihtilaflardan biridir.
Taraflardan birinin boşanma yanlısı olması farklı nedenlere bağlı olabilir. Boşanmak istemeyen kişi, evini, eşini ya da evliliğini sevdiğini ve boşanmak istemediğini ifade edebilir fakat kimi durumlarda da boşanma taraftarı olmayan kişi muhatabına acı çektirmek, sıkıntı yaşamasını istemek gibi farklı sebeplerle de boşanmama taraftarı olabilmektedir. Bunun yanı sıra kimi durumlarda da boşanmak istemeyen kişi; nafaka, velayet ve mal paylaşımı gibi boşanmanın sonuçları noktasında eşitle ortak paydada buluşamadığı ve bu nedenle hak kaybına uğrayacağını düşündüğü için boşanmak istememektedir.
- İster erkeğin açtığı boşanma davası kadın tarafından ister kadının açtığı boşanma davası erkek tarafından kabul edilmesin her iki durumda da boşanmayı istememek boşanmanın sonucu değil sadece süresini etkiler. Zira çekişmeli boşanma davaları, anlaşmalı boşanma davalarına kıyasla daha uzun sürede neticelenir.
Kadının Açtığı Boşanma Davasını Erkek Kabul Etmiyorsa
Anlaşmalı ve çekişmeli olarak iki şekilde gerçekleşen boşanma davası, tarafların evlilik birliğine resmen sonlandırma isteğinin hukuken vücut bulmasıdır. Kadının açtığı boşanma davasını erkek kabul etmiyorsa bu durumda açılacak boşanma davası, çekişmeli boşanma davasıdır. Çekişmeye konu neden ise boşanma yönündeki iradelerin uyuşmamasıdır. Sadece bu neden değil taraflar boşanma iradeleri yanında birçok hususta da çekişme yaşayabilir.
Taraflar arasında boşanma iradesi ve boşanmanın neticeleri noktasında herhangi bir ihtilaf bulunmuyorsa bu durumda açılacak dava, anlaşmalı boşanma davasıdır. Anlaşmalı boşanma davasında, boşanmanın tüm hukuki ve ekonomik sonuçları düzenlenir ve eşler tarafından imzalanır. Protokolün hakim tarafından da uygun bulunması ile birlikte genellikle tek celsede sonuçlanır.
Eşlerden Biri Boşanmak İstemezse Ne Olur?
Kadın boşanma davası açarsa erkek kabul etmezse yani eşlerden biri boşanmak istemezse ne olur biraz da buna bakalım.
Boşanma davalarının birçoğunda taraflardan birisi boşanmak isterken muhatabı boşanma taraftarı değildir. Her iki taraf da boşanma konusundaki isteğini özgürce ifade edebilme hakkına sahiptir. Şayet kadının açtığı boşanma davası erkek tarafından veya erkeğin açtığı boşanma davası kadın tarafından kabul edilmezse bu durumda yine boşanma davası açılır. Ancak dava çekişmeli boşanma davası olarak başlatılır. Eşlerden biri boşanma istemezse dahi boşanma davası çekişmeli olarak görülecektir. Davayı açan tarafın mahkeme tarafından haklı bulunması ile birlikte evlilik birliği resmen noktalanır.
Kadın Erkeğe Boşanma Davası Açarsa Hakları Nelerdir?
Kadın boşanma davası açarsa erkek kabul etmezse bile kadının bu durumda evlilik birliğini sonlandırmak için erkeğe boşanma davası açması durumunda talep edebileceği haklar şu şekildedir:
- Müşterek çocuklara dair velayeti talebi,
- Tedbir – İştirak – Yoksulluk nafakası,
- Maddi ve manevi tazminat talebi,
- Ortak mallara ilişkin hak talebi,
- Ziynet eşyalarına ilişkin alacak talebi.
Erkeğin Boşanma Davasını Açması Durumunda Kadın Nafaka Talep Edebilir Mi?
Nafakanın belirlenmesinde mahkeme tarafından dikkate alınan unsur, davanın kim tarafından açıldığı değildir. Dava kim tarafından açılırsa açılsın nafaka alma hakkı eşler arasında denktir. Davanın görüldüğü mahkeme, hangi tarafın nafakaya gereksinim duyduğuna karar vererek nafakaya hükmedecektir. Şayet her iki tarafın da nafakaya gerek duymadığı bir yaşamı ve ekonomisi varsa ve eşlerin çocuğu yoksa bu durumda nafakaya hükmedilmez.
Boşanma Davasını Önce Açmak Önemli Midir?
Boşanma davasını ilk açanın belirli haklardan yararlanabileceği, davayı ilk açmayanın birtakım mağduriyetlerle muhatap olabileceği gibi yerleşik kanılar yanlıştır. Zira kanunen boşanma davasının kim tarafından önce açıldığının kıymeti yoktur. Yani davanın kim tarafından önce açıldığının taraflara yükleyeceği avantaj ya da dezavantaj bulunmaz.
Boşanma Davasında Taraflardan Birinin Boşanmak İstememesi
Boşanma davalarında hakimin, tarafların boşanmasına karar vermesi için taraflardan birinin boşanmak isteyip istememesi önemli değildir. Boşanma davasını açan tarafın boşanma sebep olan olayları ve durumları gerekçelendirip kanıtları ile birlikte ispat etmesi halinde mahkeme hakimi eşlerin boşanması karar verecektir. Bu durumda taraflardan biri boşanma tarafı olmak istemese dahi boşanma nedenlerinin mevcut olması sebebiyle bu sebepler de iddia sahibi tarafından ispat edildiği için hakim eşlerin boşanmasına karar verecektir. Boşanma davasının reddedilmesi ise davacının öne sürdüğü iddiaları ispat yükümlülüğü gereği ispat edememesinden dolayıdır. Söz gelimi eşlerden birisi aldatmanın varlığını öne sürüyor ve bu iddia üzerine boşanma davası açıyorsa aldatma olgusunu ispat etmelidir. Aksi takdirde dava ret olunacaktır.
Boşanma Davasının Reddedilmesi
Boşanma davasının reddedilmesinin birtakım nedenleri vardır. Özellikle tarafların anlaşamaması, davacının mahkemeye katılmaması, davacının davasını çekmek istemesi ve tarafların uzun bir süre sonunda hala mutabık kalamamaları halinde boşanma davası reddedilir ve kapatılır.
Boşanmak İstemeyen Kişi Ne Yapabilir?
Eşlerden birisinin açtığı boşanma davasına karşılık muhatabı boşanmak istemeyebilir. Bu durumda boşanmak istemeyen kişi sadece davanın uzaması yönünde çaba sarf edebilir. Haklı bir boşanma nedeninin mevcut olması ve boşanmaya sebep olan olguların tanık ve delillerin desteklemesi ve ispatlaması sayesinde boşanma gerçekleşecektir. Boşanma taraftarı olmayan kişi, boşanma sürecinde kendisine karşı açılan davaya gitmeme kararı alabilir bu karar üzerine hareket edebilir. Kendisine yapılan tebligatlara yanıt vermeyebilir. Kişinin bu davranışları davanın uzamasına neden olacağı düşüncesine yöneltebilir. Ancak bu tür davranışlar, boşanma taraftarı olmayan kişinin kendisine yöneltilen iddiaları reddettiği manasını taşımaz zira davacı eş boşanma sebep olan durumları, olayları ve olguları ispat ettiği zaman yargılama süreci hızlı biçimde ilerler ve boşanma lehine karar çıkabilir.
Boşanmak istemeyen kişinin yapabileceği tek şey mevcut davanın reddedilmesine yardımcı olmaktır. Bu konuda uzman bir boşanma avukatından hukuki danışmanlık almak ve boşanma sürecini menfaati doğrultusunda yönetmek için atılacak ilk adım olmalıdır. Karşı tarafın elinde bulunan kanıtların ve iddia edilen boşanma sebeplerinin boşanmanın gerçekleşmesine kafi gelmediği hususunda savunma yapmak ve boşanma davasının reddedilmesini sağlamak deneyimli bir avukat eşliğinde hareket etmekle mümkündür. Tüm bu süreçler istenildiği gibi ilerler ve boşanma davasının reddi gerçekleşirse aynı boşanma nedenine dayanarak üç yıl içinde bir boşanma davası daha açılabilmesi mümkün değildir.
Altını çizmekte fayda var ki eşlerden birisinin boşanmak istememesi yargılama neticesinde hakim tarafından boşanma kararının verilmesine engel değildir. Bilhassa, davacının öne sürdüğü boşanma nedenlerini ispat etmesi, hakimin boşanmaya karar vermesinde etkili olacaktır. Boşanmak istemeyen eşin yapabileceği tek şey Aile Hukukuna hakim bir avukattan davanın reddedilmesine yönelik hukuki danışmanlık talep etmek olacaktır.
Çekişmeli Boşanma Davasında Hakim Ne Sorar?
Çekişmeli boşanma davalarında tarafların boşanma istemelerinin nedenini gerekçeleri ile birlikte sunmaları lazımdır. istenmektedir. İletilen gerekçe ya da gerekçelerden bazılarının taraflardan herhangi biri tarafından kabul edilmemesi durumunda da gerekçeli olarak sunulması şarttır.
Çekişmeli boşanma davalarında en önemli ve başı çeken konu nafakadır. Nafaka tutarının belirlenmesi, ödeme sıklığı itilafa sebebiyet veren unsurlardır. Hakimin bu durumda ihtiyaçları gözeterek ve karşı tarafın da ödeme gücünü hesaba katarak belirleme yaptığının beyanı gereklidir.
Belirlenen nafakanın ödenmemesi halinde bunun icra yolu ile alınmasına da karar verilebilmektedir. Tarafın icraya tabi tutulacak malının bulunmaması durumunda zorlama hapsi durumu olacaktır. Zorlama hapsi ile beraber çekişmeli boşanma davasının nafaka tutarının karşılığı dahilinde hapis cezası dahi verilebilmektedir.
Çekişmeli Boşanma Davası Tek Celsede Biter Mi?
Boşanma türünün çekişmeli olması her zaman uzun süren davalar olmasını gerektirmez. Tek celsede sonlanan çekişmeli boşanmalar da bulunur. Bunun gerçekleşmesi için çocukların velayetlerinin kimde kalacağı ve nafaka konusunda uzlaşmaya varılması gerekmektedir. Hazırlanacak bir anlaşma imzalanmak koşuluyla dava açılabilir.
Çekişmeli Boşanma Davası Kaç Celsede Biter?
Hayata kast etme, zina ya da suç işleme gibi nedenlerle açılan davalarda davalının kusurlu olup olmadığına bakılmaksızın davalının bu boşanmanın sebebi olup olmadığına bakılır. Çekişmeli boşanma davaları genellikle 5-6 celsede sonuçlanır. Bu da ortalama 1-1,5 senelik bir süreye tekabül eder.
Boşanma Davası Reddedilirse Ne Olur?
Boşanma davanız reddedilirse bunun sonucu alacağınız nafakanın türü tedbir nafakası olacaktır. Eğer hakime nafaka bağlanmasına hükmetmemişse bu kararı temyize götürme hakkınız saklıdır.