Hukuk Davası İstinaf Başvuru Dilekçesi Örneği

Hukuk Davası İstinaf Başvuru Dilekçesi Örneği

Hukuk Davası İstinaf Başvuru Dilekçesi Örneği

Hukuk davası istinaf başvuru dilekçesi örneği danışanlar tarafından sık sık sorulan sorular arasındadır. Bu makalemizde hukuk davası istinaf başvurusu nedir, başvuru nasıl yapılır konularına değindik ve işinizi kolaylaştıracak bir istinaf başvuru dilekçesi örneği hazırladık.

Hukuk Davası İstinaf Başvurusu Nedir?

Hukuk davasında istinaf başvurusu, ilk derece mahkemesinin kararına karşı itiraz etmenin yoludur. İstinaf başvurusu sonucunda dosya Bölge Adliye Mahkemesi tarafından incelenir ve istinaf başvurusunda bulunan tarafın haklı olduğuna kanaat getirilirse bu yönde karar verilir. Böylece ilk derece mahkemelerinin denetlenmesi, esasa ve usule ilişkin hukuka aykırılıkların en aza indirilmesi hedeflenir.

Hukuk Davası İstinaf Başvurusu Nasıl Yapılır?

Hukuk davasında istinaf başvurusu, ilk derece mahkemesine Bölge Adliye Mahkemesi’ne gönderilmek üzere istinaf başvuru dilekçesi verilerek yapılır. Ayrıca istinaf harcı da ödenmesi gerekmektedir. İstinaf başvurusu, ilk derece mahkemesi tarafından verilen gerekçeli kararın tebliğinden veya tefhiminden itibaren 2 haftadır. Bu süre içerisinde taraflar istinaf başvurusunda bulunmazsa karar kesinleşir ve icra edilebilir hale gelir.

İstinaf başvurusunda maddi bir sınır bulunmaktadır. 2021 senesi için 5.880 TL’nin üzerindeki uyuşmazlıklar istinaf başvurusuna konu edilebilecektir. Bu tutarın altındaki davalar ilk derece mahkemesi kararıyla kesinleşecek, istinaf yoluna başvurulması mümkün olmayacaktır. İstinaf başvuru sınırı her yıl değiştiğinden başvuru yapmadan önce güncel sınırın kontrol edilmesinde fayda vardır.

Hukuk davasında istinaf başvurusu taraflarca şahsen yapılabileceği gibi avukat aracılığı ile de yapılabilir. Fakat istinaf başvuru dilekçesinde tüm hususların doğru ve tam aktarılması çok önemlidir. Bu sebeple hukuk davasında istinaf başvurusunun bir avukattan yardım alarak yapılması önerilir.

Hukuk Davası İstinaf Başvuru Dilekçesi Örneği

Aşağıda bir hukuk davası olan işçilik alacağı davasına ilişkin istinaf başvuru dilekçesi örneği bulunmaktadır. Belirtmek gerekir ki birçok hukuk davası türü olduğu gibi aynı dava türünde de her davanın kendine has özellikleri bulunmaktadır. Bu nedenle aşağıdaki örnek istinaf başvuru dilekçesinin her davaya uygun olmadığını hatırlatmak gerekir. Bir hukuk davasında istinaf başvurusu yapacak kişilerin mutlaka bir avukata danışarak hareket etmesi tavsiye edilir. Aksi takdirde istinaf başvuru dilekçesinde bulunan eksiklikler ve hatalar davanın sonucunu doğrudan etkileyeceğinden ciddi hak kayıpları ortaya çıkabilecektir. İşçilik alacağına ilişkin hukuk davası başvuru dilekçesi örneği aşağıdadır;

İSTANBUL BÖLGE ADLİYESİ MAHKEMESİ İLGİLİ HUKUK DAİRESİNE

GÖNDERİLMEK ÜZERE

İSTANBUL 10. İŞ MAHKEMESİ SAYIN HAKİMLİĞİ’NE

DOSYA NO                        : 2016/… Esas

İSTİNAF EDEN

DAVACI                             : Y.K.

VEKİLİ                                 :Av.  Z.M.

DAVALI                : 1)  P.T.E. A.Ş.

H… Cad. K… Mah. No:2/1 Şişli/İstanbul

Vekili :       Av. M.Y.

2)  O.O. Turizm San. Ve Tic. A.Ş.

L… Cad. E… Sok. S… Apt. No:6 Çankaya/Ankara

Kararın Tebliğ  Tarihi         : 11/05/2019

Uyuşmazlık tutarı               : … TL

KONU                  : Sayın mahkemece 2016/… Esas sayılı dosyada verilen …/…/2019 tarihli 2019/… sayılı karara karşı istinaf başvuru dilekçemizdir.

AÇIKLAMALAR   :

Sayın mahkemece yapılan yargılama sonucunda verilen karar karşı daha önce süre tutum dilekçemiz sunulmuş ve aynı tarih olan …/…/2019 TARİHİNDE İSTİNAF HARÇLARI YATIRILMIŞTIR. … / … / 2019 tarihinde yazılan gerekçeli karara karşı istinaf gerekçelerimiz aşağıda belirtilmiştir.

İSTİNAF NEDENLERİMİZ :

ESASA İLİŞKİN İTİRAZIMIZ

I-MÜVEKKİLİN ÇALIŞTIĞI İŞ FAZLA MESAİ YAPILMASINA YATKIN BİR İŞ OLDUĞUNDA FAZLA MESAİ ÜCRETİNE VE BAYRAM – GENEL TATİL ÜCRETİ ALACAĞINA TAKDİRİ İNDİRİM ORANI OLARAK 1/3 UYGULANMASI YÜKSEKTİR.

Müvekkil Y.K., davalı iş yerinde … işinde … ekibinin arabasında şoför olarak çalışmaktadır. Tanık ifadelerinde de açıkça anlaşılacağı üzere, haftanın her günü mesai saatleri içinde ve dışında, … durumunun ortaya çıkması halinde müvekkil beklemeksizin ekibi taşımaktadır. Bu iş günün her saatinde ortaya çıkabilmektedir. Dosyada tanık olarak dinlenen V.S.’nin  ifadesinde belirttiği gibi:  işçilerin çalışma saatleri 08.00-16:00 olarak söylenmesine karşın işçiler hiç bir zaman bu saatlerde işten çıkamamışlardır. Davacı ise ekibi taşıyan arabada çalıştığı için çok daha yoğun çalışmaktadır. Acil bir durum olması durumunda olaya derhal müdahale etmesi gerekmektedir.  Tanık 2 ekip arabası şoförü bulunduğunu ve bu şoförlerin ayrı ayrı  sürekli iş çıktığında çalıştıklarını, hafta içi normalde 08:00 – 21:00 saatleri arasında çalıştıklarını  sadece haftada 1 gün dinlenmek adına şoförlerden birisinin 24 saat çalıştığını, diğerinin bu sürede 1 gün dinlendiğini, ertesi gün ise diğer şoförün 24 saat çalıştığını beyan etmiştir. Burada vurgulamak istediğimiz husus şudur ki müvekkilin yaptığı iş mahiyeti niteliği acil durumlara müdahaleye ilişkindir. İstanbul gibi bir şehirde üstelik nüfusun yoğun olduğu bir bölgede çalışan müvekkil gece veya gündüz daima çok önemli bir işe  koşturmaktadır. Müvekkilin şoför olduğu ve iki ekip arabası olduğu gözetildiğinde, ekipteki işçilerden herhangi birinin iş alanına gidememesi durumunda yeri doldurulabilecekken, teknik ekibi taşıyan şoförün böyle bir lüksü de yoktur. TÜM BU HUSUSLAR DİKKATE ALINDIĞINDA, sayın mahkemece müvekkilin fazla mesai alacağı ve Bayram-Genel Tatil ücretine yapılan 1/3 oranındaki takdiri indirim, hakkaniyetli bir indirim olmayıp , yüksek bir indirim olmuştur. %33’lük indirimin daha düşük bir oranda uygulanması daha adil ve müvekkil açısından daha tatminkar olacaktır.

Yargıtay 9 HD. 21.03.2012 gün, 2009/48913, E, 2012/9400 K. Sayılı kararında ” …Yapılacak indirim, işçinin çalışma şekline ve işin düzenlenmesine ve hesaplanan fazla çalışma miktarına göre taktir edilmelidir. Hakkın özünü ortada kaldıracak oranda bir indirime gidilmemelidir…” şeklinde hüküm kurmuştur. %33 e tekabül eden 1/3 indirim çok yüksek bir orandır. 2016 yılındaki ekonomik durum ile günümüzdeki ekonomik durumun detaylıca anlatılmasına gerek yoktur. Bariz bir şekilde paranın alım gücü düşmüştür. Hükmedilen miktar bir tazminata ilişkin değildir. Fazla mesailer konusundaki alacağa ilişkindir. İşçi alacağını talep etmektedir ve işveren bu süre zarfında bu alacağı ödememiş olup işçiyi zaten büyük oranda zarara uğratmıştır. BUNUN ÜZERİNE YAPILACAK 1/3 ORANINDA İNDİRİM, HAKKIN ÖZÜNE BÜYÜK ORANDA ZARAR VERMEKTEDİR.   Bu nedenle istinaf makamından talebimiz, Söz konusu indirimin yüksek olduğu gözetilerek bu hususta kararın lehimize bozulması veya düzeltilmesine karar verilmesidir.

Belirtmek gerekir ki İş Kanunu hükümleri işçi lehine yorumlanmalıdır. İşçi, işverene karşı dezavantajlı bir pozisyondadır. Bu durumda somut olayın özellikleri göz önünde bulundurulmadan 1/3 oranında indirim uygulanması kanunun ruhuna aykırılık teşkil edecektir. Uygulamada sürekli olarak aynı oranda indirimin uygulanması mağduriyet yaratmakta ve hakkaniyete aykırı sonuçlar ortaya çıkarmaktadır. Bu nedenle müvekkilin çalışma şartları ve somut olayın özellikleri göz önünde bulundurularak daha makul bir indirim oranı belirlenmelidir.

NETİCE-İ TALEP: Yukarıda açıklanan nedenler ve sayın istinaf makamınca resen göz önüne alınan nedenler ile fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla;

İstanbul 10. İş Mahkemesi’nin istinaf konusu 2016/… E. 2019/… K. sayılı kararının  yukarıdaki istinaf nedenlerimiz doğrultusunda  kaldırılmasına veya düzeltilerek onanmasına karar verilmesini,

Yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini saygılarımızla vekaleten arz ve talep ederiz.

DAVACI VEKİLİ                                                                                                                              Av. Z.M.