Banka ve kredi kartlarının kötüye kullanılması suçu TCK’nın 245/1 maddesinde ve bilişim alanında suçlar başlığı altında düzenlenmiştir. Daha çok ileride detaylandırılacak olan “kredi kartı dolandırıcılığı” olarak da bilinmektedir. Banka ve kredi kartlarının kötüye kullanılması suçunun korumuş olduğu hukuki değer ve suçun işleniş biçimleri dikkate alındığında; güveni kötüye kullanma, dolandırıcılık ve hırsızlık gibi suçlara benzemektedir. Banka ve Kredi Kartlarının Kötüye...Read More
Bilişim sistemine girme suçu ve cezası temel ceza yasamız 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 243. Maddesinde düzenlenmiştir. Sadece bilişim sistemine girme şeklinde işlenen bir suç olmayıp ayrıca, yetkisiz ve izinsiz bir şekilde girilen bilişim sistemine girilmesi sonucu kasıtlı olarak sistem kalma da TCK 243 maddesinde suç olarak tanımlanmıştır. 6698 Sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunun 30. Maddesi ile yapılan değişiklikle suç bilişim...Read More
Kiracının elektriğini kesme cezası şeklinde bir yasal düzenleme bulunmamaktadır. Ancak bu davranış nedeniyle bir takım hukuki yaptırımlarla karşılaşmak mümkündür. Kiracı ve kiraya veren arasında meydana gelebilecek uyuşmazlıkların başında tahliye davaları gelir. Ancak bazı durumlarda ev sahibi veya iş yeri sahibi hukuk dışı yollara başvurarak kiracıyı zor duruma sokacak, rencide edecek veya huzur ve sükununu bozacak davranışlarda...Read More
Sağlık çalışanlarına şiddetin cezası, şiddetin türü, boyutu ve niteliğine göre değişmektedir. Örneğin sağlık çalışanlarına yönelik herhangi bir hakaret, tehdit veya benzeri sözlü saldırı sağlık çalışanlarına şiddete örnek olabileceği gibi yaralama veya yaralamaya teşebbüs hatta görevini yapmasını engelleme fiilleri de yine ceza hukuku açısından bir çeşit “şiddet” olarak kabul edilmektedir. Sağlık çalışanlarına şiddetin cezası hakkında bilgi verirken...Read More
Umut hakkı, müebbet veya ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası şeklinde hüküm kurulmuş kişilerin serbest bırakılma ihtimalini ifade eder. 1982 tarihli Anayasamız, Türk Ceza Kanunu veya Ceza Muhakemeleri kanunumuzda doğrudan “umut hakkı” şekilde yasal bir düzenleme yoktur. Daha çok kıyas yolu ile ve ülkemizin de taraf olduğu Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinde yer alan hükümler dikkat alınmaktadır. Umut hakkı nedir?...Read More
Hakaret davası ceza hukuku alanında sık karşılaşılan bir suçtur. Ceza hukuku ile yakından ilgili olduğu kadar sonrasında açılması muhtemel tazminat davaları nedeniyle özel hukuk ile de yakından ilgilidir. Peki hakaret davası nasıl açılır? Gerek ceza hukuku alanında, gerekse özel hukuk alanında hakaret davalarına ilişkim tüm merak edilen sorular ile takip etmeniz gereken hukuki işlemler hakkında yazımızın ilerleyen bölümlerinde gerekli...Read More
Memnu hakların iadesi, hükümlünün ceza mahkumiyetine bağlı olarak elinden alınan haklarının yeniden verilmesini mümkün kılan bir düzenlemedir. Sadece memnu hakların iadesi şartlarının oluşması ile mümkündür. Memnu hakların iadesi dilekçesi hazırlanmadan önce bu şartların eksiksiz bir şekilde bilinmesi gerekir. Yazımızın asıl konusu “memnu hak” olması nedeniyle bu kavram üzerinde kısaca duralım. Yazımızın devamında ise memnu hakların...Read More
Zorla getirme kararı CMK 145 maddesinde belirtildiği şekilde ifade veya sorgu amacıyla yapılan davetiyeye rağmen gelmeyen kişiler hakkında uygulanacak bir yaptırımdır. Yasal dayanağını ise CMK 146. Maddesi oluşturur. Maddi gerçeği ulaşmak adına zorla getirme kararı şüpheli/sanık için uygulanabileceği gibi müşteki/şikayetçi hatta tanık içinde uygulanmasının önünde bir engel yoktur. Gerek görülmesi halinde bu kişiler hakkında da...Read More
Tazyik hapsi, kanuni olarak yerine getirilmesi gereken bir yükümlülüğü yerine getirmesi veya herhangi bir yasağa uyması için uygulanan bir yaptırımdır. Genel amaç kişinin yükümlü olduğu bir şeyi yapıp yapmaması konusunda önlem niteliği taşıyan bir zorlama hapsidir. Nafaka borcunun ödenmemesi, tedbir kararlarına aykırı davranılması veya borç ödeme taahhüdünün ihlali gibi durumlar tazyik hapsinin sık uygulama alanlarındandır. İhlal edilen yükümlülüğün...Read More
Adli para cezasının ödenmemesi hükümlüyü cezadan kurtarmaz. Hüküm olunan adli para cezası süresinde ödenmediği takdirde, para cezasının miktarı üzerinden bir hesaplama yapılarak hapis cezasına çevrilir. Para cezasından hapis cezasına çevrilen bu cezalarda diğer hürriyeti bağlayıcı cezalarda olduğu gibi ceza infaz kurumlarında infaz ettirilir. Zaman zaman ekonomik koşulların yetersizliği, zaman zaman da ihmal edilmesine bağlı olarak son...Read More