Bu yazımızda ceza hukukunda kast ve taksir ne demek, kast ve taksiri birbirinden ayıran unsurlar nelerdir ve örnek durumlar hangileridir detaylı bir şekilde inceledik.
Ceza sorumluluğu, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’na göre kast ve taksire dayanır. İşbu kanun; doğrudan kast, olası kast, basit taksir ve bilinçli taksir olmak üzere, kusur sorumluluğunu dört farklı biçimde düzenlemiştir. Kasta dayanan kusur sorumluluğu, doğrudan kast ve olası kast; taksire dayanan kusur sorumluluğu ise, basit taksir ve bilinçli taksirdir.
Ceza hukukunda kast ve taksir kavramlarının net biçimde anlaşılabilmesi için kusur sorumluluklarını tek tek incelemek, yerinde bir yaklaşım olacaktır.
Ceza Hukukunda Kast Nedir?
Ceza hukukunda kast ve taksir başlığı altında ilk olarak doğrudan kast kavramının hukuki literatürde ne anlama geldiğini, ceza hukuku kapsamında ne ifade ettiğini izah etmek, yerinde olacaktır.
Buna göre, doğrudan kast; kişinin, bir suçun kanuni tanımında düzenlenen fiili bilerek ve isteyerek icra etmesidir. Söz gelişi, yolda yürüyen bir kişiye karşı bile isteye silahla ateş eden ve öldüren kişi, doğrudan kast ile insan öldürme suçunu işlemiş bulunur.
Olası kast; suç teşkil eden bir fiilin, kanuni tanımındaki şekliyle gerçekleşebileceğinin mümkün ya da muhtemel bir biçimde öngörülebilmesine karşın, sonucun meydana gelmesinin göze alınarak fiilin işlenmesidir. Olası kastın daha net anlaşılabilmesi için “olursa olsun” örneği verilir. Yani, sonucun öngörülmesine rağmen, olursa olsun anlayışı ile fiil icra edilir.
Olası kasta ilişkin somut bir örnek vermek gerekirse; söz gelişi, bir kahvaltı salonunda tabanca ile ateş eden kişi, öldürmek istediği kişi dışında bir başka kişiyi öldürebileceğini düşünmelidir.
Zira, kahvaltı salonunda başkalarının da olacağı aşikardır. Kişi, bir başkasına zarar vermeyi istemese de kahvaltı salonunda ateş ettiği takdirde bir başkasını öldürebilir.
Bu durumda, ateş ederek bir başkasının yaralanmasına ya da ölmesine neden olan kişi, olası kast ile yaralama ya da öldürmeye teşebbüs suçunu işlemiş olur.
Ceza Hukukunda Taksir Nedir?
Taksir; basit taksir ve bilinçli taksir olmak üzere iki başlıkta incelenir. Kişi, öngörebileceği bir sonucu öngöremez, dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı hareket ederse, basit taksirle söz konusu olur. Basit taksir; adi taksir ve bilinçsiz taksir gibi farklı isimlerle de bilinir.
Basit taksirin net bir biçimde anlaşılabilmesi için somut bir örnek vermek gerekirse; örneğin, iş güvenliği kapsamında üzerine düşen önlemleri almadan işçi çalıştıran işveren, iş güvenli noksanlığından dolayı iş kazası yaşanır ve yaralanmaya sebep olursa, basit taksirle insan yaralama suçunu işlemiş bulunur.
Kişi, öngördüğü sonucu tercih etmese de kural ihlalinde bulunarak veya kişisel becerilerine, şansına vs. faktörlere güvenerek hareket ederse, bilinçli taksirden söz edilir.
Bilinçli taksire ilişkin somut bir örnek vermek gerekirse; söz gelimi, sollama yasağı bulunan bir yolda sollama yaparak bir başkasının ölmesine sebep olan kişi, bu hareketinden ötürü bilinçli taksirle ölüme sebep olma suçundan dolayı yargılanır ve kanunda düzenlenen cezaya mahkum edilir.
5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu’na göre suçlar, kural gereği kast ile işlenir. Bir fiilin taksirle işlenip işlenemeyeceği, fiilin taksirle işlenebilen hallerinin kanunda açıkça suç olarak düzenlenip düzenlenmediği ile ilgilidir. Suç fiiline dair kanunda açıkça taksir düzenlemesinde bulunulmamışsa, taksirle işlenen suçtan da bahsedilemez.
Kast ve Taksir Örnekleri
Ceza hukukunda kast ve taksir, hukuk terminolojisine hakim olmayan kimselerce merak edilir ve genellikle birbiri ile karıştırılır. Ceza hukukunda kast ve taksir kavramlarının net bir şekilde anlaşılabilmesi için somut örnek vermek gerekirse, olası kast ile işlenen suçlara şu örnekler verilebilir:
- Futbol müsabakasının ardından kutlama amacıyla havaya ateş etmek,
- Düğün eğlencesinde ateş ederek ölüme sebep olmak,
- İnsanların toplu bulundukları mekanlarda silahla ateş etmek,
- Arabada yer alan bir kimseye ateş ederken araçtaki bir başkasının yaralanmasına neden olmak,
- Eşini zehirlemeye çalışan kişinin hazırladığı zehri, kişi ile aynı evde yaşayan bir başka kişinin tesadüfen içmesi,
- Açık alanda birbirlerine ateş eden kişilerin silahlarından çıkan kurşunların yanlışlıkla bir başkasını yaralaması.
Bilinçli taksirle işlenen suçlara örnek vermek gerekirse;
- Kırmızı ışıkta geçip bir başka araçla çarpışarak ölüme sebep olmak,
- Alkollü bir halde araç kullanarak trafik kazası sebebiyle ölüme neden olmak,
- Sollama yasağı bulunan bir bölgede araç sollayarak trafik kazası sonucunda ölüm veya yaralanmaya sebep olmak,
- Tehlikeli işlerde mutlaka alınması gereken tedbirleri almayarak işçi çalıştırmak ve bunun sonucunda yaşanan iş kazası sebebiyle ölüme neden olmak.