Genellikle suçun faillerinin kamu görevli olan ve üzerine atılı suçun görevi nedeniyle işlenmesi mümkün olan suçlar memur suçları olarak tabir edilmektedir. Bu özellikleri dikkate alındığında fail açısından bir çeşit özgü suç niteliğinde olan suçlardır.
Rüşvet suçu, zimmet suçu, görevi kötüye kullanma suçu, irtikap suçu veya nüfus ticareti suçu gibi suçlar memur suçları arasında en sık karşılaşılan suçlardandır.
Kamu görevlileri görevleri hakkında görevleri nedeniyle işlemiş oldukları suçlardan dolayı ayrıca disiplin soruşturması yapılmaktadır. İşlemiş oldukları suçların ağırlık ve derecelerine göre ceza yargılaması haricinde ayrıca disiplin cezaları ile cezalandırılmaları mümkündür. Bu cezalar uyarma, kınama, aylıktan kesme, kademe ilerlemesinin durdurulması olabileceği gibi memuriyetten çıkarma gibi çok daha ağır olan disiplin cezaları da olabilmektedir.
Bu nedenle memur suçları ceza soruşturması ile birlikte disiplin soruşturması aşamasında üzerinde önemle durulması gereken suçlardır. Temel Ceza Kanunumuz 5237 Sayılı Türk Ceza Kanununda düzenlenmiş memur suçları ve cezaları genel hatları ile özetle aşağıdaki gibidir.
Zimmet Suçu ve Cezası (TCK 247)
Memur suçları arasında ilk olarak değinmek istediğimiz suç TCK 247 maddesinde düzenlenen zimmet suçudur. Kamu görevlisinin görevi nedeniyle kendisine teslim edilen, muhafazasından veya denetiminden sorumlu olduğu para ya da para yerine geçen evrak veya senetlerin zimmetine geçirilmesi ile zimmet suçu oluşmaktadır.
TCK 247 maddesinde düzenlenen zimmet suçu memur suçları arasında en sık rastlanılan suçlar arasında olması ile birlikte ceza hukuku açısından oldukça ağır yaptırımları vardır.
Zimmet Suçu Cezası
TCK 247 maddesine göre zimmet suçu için, suçun ağırlığına ve niteliğine göre 6 yıl ile 12 yıl arasında hapis cezası öngörülmüştür. Buna karşın zimmet suçunda etkin pişmanlık durumunda fail hakkın ceza indirimi yoluna gidilmesi mümkündür. Türk Ceza Kanununun 247 maddesinde düzenlenen zimmet suçu ve cezası, zimmet suçunda etkin pişmanlık ve zimmet suçu unsurları hakkında daha detaylı bilgi sahibi olmak için “Zimmet Suçu, Şartları ve Unsurları” başlıklı yazımızı inceleyebilirsiniz.
Zimmet Suçunun Memuriyete Etkisi
Gerek Anayasamız, gerekse 657 sayılı devlet memurları kanununun 48. Maddesi ile zimmet suçu “yüz kızartıcı suçlar” arasında sayılmıştır. Bu nedenle ceza soruşturması haricinde memur suçları nedeniyle kamu görevlisi hakkında ayrıca disiplin soruşturması yapılmaktadır. Zimmet suçundan dolayı hakkında disiplin soruşturması yapılan kamu görevlisi ise bir daha atanmamak üzere devlet memurluğundan çıkarılması cezası ile cezalandırılmaktadır.
İrtikap Suçu ve Cezası (TCK 250)
Sık rastlanan memur suçlarından birisi de TCK 250 maddesinde düzenlenen irtikap suçudur. “Kamu görevinin sağlamış oldu nüfusu kötüye kullanarak kendisine ya da bir başkasına yarar sağlaması ya da vaatte bulunması ile bir kimseyi icbar etmek” irtikap suçunu oluşturmaktadır.
TCK 252 maddesinde düzenlenen irtikap suçu seçimlik hareketli bir suçtur. Failin seçimlik hareketlerine göre;
- İcbar suretiyle irtikap (TCK 250/1)
- İkna suretiyle irtikap (TCK 250/2
- Kişinin hatasından faydalanmak suretiyle irtikap (TCK 250/3
Olarak farklı isimlerle de anılmaktadır.
İrtikap Suçu Cezası
Bir çok memur suçlarında olduğu gibi yukarıda belirtmiş olduğumuz her bir seçimlik hareket için farklı cezai yaptırımlar uygulanmaktadır. TCK 250/1 maddesinde düzenlenen icbar suretiyle irtikap suçu için; 5 yıl ile 10 yıl arasında hapis cezası öngörülmüştür. Bunun dışında TCK 250/2 maddesinde düzenlenmiş olan ikna suretiyle irtikap suçu için ise 3 yıl ile 5 yıl arasında hapis cezası öngörülmüştür. Failin son seçimlik hareketi olan TCK 250/3 maddesindeki kişinin hatasından faydalanmak suretiyle irtikap suçu için ise 1 yıl ile 3 yıl arasında hapis cezası öngörülmüştür.
İrtikap Suçunun Memuriyete Etkisi
TCK 250 maddesinde düzenlenen irtikap suçu için belirtilen seçimlik hareketler için farklı disiplin cezaları verilmesi mümkündür. Ancak özellikle icbar suretiyle irtikap ve ikna suretiyle irtikap suçlarının cezai yaptırımlarını dikkate aldığımızda fail hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının verilmesi pek mümkün olmadığından TCK 250/1 ve TCK 250/2 maddesi uyarınca cezalandırılan kamu görevlisinin, memuriyetten çıkarılma cezası ile cezalandırılması muhtemeldir.
Bunun dışında TCK 250/3 maddesinde düzenlenen kişinin hatasından kaynaklanmak suretiyle irtikap suçu da yine yüz kızartıcı sular arasında yer almaktadır. Bu durumda yine kamu görevlisi hakkında 657 sayılı yasanın 125/E-g maddesi uyarınca disiplin cezası uyarınca memuriyetten çıkarılmasına karar verilmesi mümkündür.
Rüşvet Suçu ve Cezası (TCK 252)
Memur suçları arasında cezai yaptırımı en ağır olan suçlardan birisi rüşvet suçudur. TCK 252 maddesinde rüşvet almak ve rüşvet vermek şeklinde iki farklı düzenleme bulunmaktadır. TCK 252/2 maddesinde rüşvet alan kamu görevlisi olduğundan “rüşvet almak” suçu memur suçları olarak kabul edilir.
Kamu görevlisinin görevi nedeniyle bir işi yapıp – yapmamasına bağlı olarak doğrudan veya aracı vasıtasıyla kendisine veya bir başkasına menfaat sağlaması rüşt suçu olarak tanımlanmıştır.
Rüşvet Suçu Cezası
TCK 252/2 maddesinde düzenlenmiş olan rüşvet suçunu işleyen kamu görevlisi 4 yıl ile 12 yıl arasında hapis cezası ile cezalandırılır.
Rüşvet Suçunun Memuriyete Etkisi
Görüldüğü gibi rüşvet suçunun cezası 4 yıl ile 12 yıl arasında hapis cezasıdır. Rüşvet suçunun alt sınırları dikkate alındığında ceza yargılaması sonucunda yıl ve daha fazla hapis cezası alınması kuvvetle muhtemel bir suçtur. Ayrıca ceza alt sınırı da 2 yıldan fazla olması nedeniyle rüşvet suçunu işleyen kamu görevlisi hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı uygulanması oldukça zordur.
Tüm bu durumlar göz önüne alındığında ve rüşvet suçunun yüz kızartıcı suçlar arasında sayılması durumları göz önüne alındığında disiplin cezası olarak memuriyetten çıkarılma cezası verilmesi mümkündür.
Nüfus Ticareti Suçu ve Cezası (255)
765 sayılı TCK’da “Yetkili Olmadığı Bir İş İçin Yarar Sağlama” olarak yer alan suç 5237 sayılı TCK’da Nüfus Ticareti olarak yer almaktadır. Tamamen memur suçları olarak nitelendirmemiz mümkün değildir. Daha çok failin kamu görevlisi olması suçun daha ağır cezayı gerektiren halidir.
TCK 255 maddesine göre;
“Kamu görevlisi üzerinde nüfus sahibi olduğu bahisle haksız bir işin gördürülmesi amacı ile girişimde bulunması, doğrudan ya da aracılar vasıtasıyla kendisine veya başkasına menfaat temin etme”
Nüfus ticareti olarak tanımlanmıştır. TCK 255/1 maddesinin 2. Cümlesinde failin kamu görevlisi olması halinde hakkında verilecek olan ceza yarı oranında arttırılır denilmek suretiyle kısmen de olma memur suçları arasında yer almaktadır.
Nüfus Ticareti Suçu Cezası (TCK 255)
Nüfus ticareti suçunun kamu görevlisi olmayan kişiler tarafından işlenmesi halinde fail 2 yıl ile 5 yıl arasında hapis cezası ile cezalandırılır. Failin kamu görevlisi olması halinde ise verilecek olan ceza yarı oranında arttırılır.
Nüfus Ticareti Suçunun Memuriyete Etkisi
Diğer memur suçlarında da olduğu gibi nüfus ticareti suçunda alınan ceza 1 ve 2 yıldan azla olabilmektedir. 2 yıldan fazla olması halinde HAGB kararı verilmesi mümkün olmadığından failin ayrıca yapılan disiplin soruşturmasında memuriyetten çıkarılması mümkündür.
Fail hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmesi durumunda ise yine disiplin cezası ile cezalandırılması mümkündür. Fiilin oluş şekli ve ağırlığına göre nüfus ticareti suçunu işleyen kamu görevlisi hakkında genellikle kademe ilerlemesinin durdurulması veya aylıktan kesme cezaları verilmektedir. Ancak daha öncede belirttiğimiz gibi fiilin ağırlık derecesine göre memuriyetten çıkarılma cezalarını hukuka uygun bulan Danıştay kararları da vardır.
Görevi Kötüye Kullanma Suçu ve Cezası (TCK 257/1)
Memur suçları arasında sık rastlanan bir baka suç ise görevi kötüye kullanma suçudur. TCK’nın 257/1 maddesinde görevi kötüye kullanma suçu;
“Kamu görevlisinin görev veya yetkisini kötüye kullanmak suretiyle hukuka aykırı olarak herhangi bir menfaat sağlaması veya bu görev ve yetkisini kötüye kullanarak bir başkasının zararına neden olması”
Şeklinde tanımlanmıştır. TCK 257 maddesi ile kamu görevlilerinin, görevinin gereklerine, etik ve hukuk kurallarına uygun bir şekilde davranmaları amaçlanmıştır.
Görevi Kötüye Kullanma Cezası
TCK 257/1 maddesine göre görevi kötüye kullanma suçunu işleyen kamu görevlisi 1 yıl ile 3 yıl arasında hapis cezası ile cezalandırılır.
Görevi Kötüye Suçunun Memuriyete Etkisi
Memur suçlarından herhangi birisini işleyen kamu görevlileri hakkında ceza soruşturmaları ve kovuşturmaları ile birlikte yapılacak olan disiplin cezaları birbirinden bağımsız olarak yürütülmektedir. Görevi kötüye kullanma suçu cezası alt ve üst sınırları dikkate alındığında ceza yargılaması sonucunda 1 yıl ve daha fazla hapis cezası alınması mümkündür. Kamu görevlisinin 1 yıldan fazla ceza alıp hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmemesi durumunda memuriyetten ihracı söz konusu olabilmektedir.
Bunun dışında kamu görevlisinin işlemiş olduğu suçun nitelik ve ağırlığına göre görevi kötüye kullanma suçundan dolayı kınama, aylıktan kesme, kademe ilerlemesinin durdurulması veya memuriyetten çıkarılma gibi disiplin cezaları ile cezalandırılmaları mümkündür. Disiplin cezasının takdirinde genellikle suçu işleniş biçimi ve ağırlığı dikkate alınmaktadır.
Görevi İhmal Suçu ve Cezası (TCK 257/2)
Memur suçları arasında ayrıca görevi ihmal suçu düzenlenmemiştir. TCK 257 maddesinde düzenlenen görevi kötüye kullanma suçunun TCK 257/2 maddesi daha çok görevi ihmal suçu olarak bilinir. “Görevinin gereklerini yerine getirmekte ihmal ve gecikme göstererek kişilerin mağduriyetine, kamunun zararına neden olan veya kendisine haksız menfaat sağlama” görevi ihmal suçun oluşturur.
Görevi İhmal Suçunun Cezası (TCK 257/2)
TCK 257/2 maddesine göre görevi ihmal suçunun cezası 3 ay ile 1 yıl arasında hapistir.
Görevi İhmal Suçunun Memuriyete Etkisi
Yukarıda yapmış olduğumuz tanımdan da anlaşılacağı üzere görevi ihmal suçu ihmali bir davranış ile işlenmektedir. Bu nedenle diğer memur suçlarına nazaran daha hafif cezası vardır. Aynı durum disiplin cezaları içinde geçerlidir Görevi ihmal suçunu işleyen kamu görevlisi genellikle uyarı ve kınama cezalarından herhangi birisi ile cezalandırılır. Hatta bazı durumlarda disiplin cezası dahi verilmeyebilmektedir.
Diğer Memur Suçları
Yukarıda belirtmiş olduğumuz suçlar en sık rastlanılan memur suçları arasında yer almaktadır. Bunlar haricinde failin kamu görevlisi olması daha ağır cezayı gerektiren haller sayılan durumlarda vardır.
- Göreve ilişkin sırrın açıklanması (TCK 258)
- Kamu Görevinin Terki veya Yapılmaması (TCK 260)
- Nitelikli Kasten Öldürme (TCK 82/1-g)
- Kasten Yaralama (TCK 86/3-d)
- İşkence TCK 94/1)
- Haksız Arama (TCK 120)
- Verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme (TCK 136, 137/1-a)
- Resmi belgede sahtecilik (TCK 204/2)
- Resmi belgeyi bozma, yok etmek veya gizlemek (205/1)
- Kamu görevlisinin ticareti (TCK 259/1)
- Kişilerin malları üzerinde usulsüz tasarruf (TCK 261/1)
- Kamu görevine ait araç ve gereçleri suçta kullanma (TCK 266)
- Suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme (TCK 281/2)
- Suçluyu kayırma (TCK 283/2)
- Tutuklu, hükümlü veya suç delillerini bildirmeme (TCK 284/3)
- Gizliliğin ihlali (TCK 285/4)
- Seferberlikte ilgili görevin ihlali (TCK 324/1)
Memur Suçları Soruşturma ve Kovuşturma Usulleri
Kamu görevlilerinin görevleri nedeniyle işlemiş oldukları suçların Cumhuriyet Savcılığınca soruşturulması ve sonrası yargılanmaları bir takım usul ve esaslara göre yürütülmektedir.
Yukarıda sıralamış olduğumuz memur suçlarından bir veya bir kaçını işleyen kamu görevlisi hakkında soruşturma yapılmadan önce kamu görevlisinin çalışmış olduğu ilgili kurumdan bu konuda soruşturma izni alınması gerekir.
Buna rağmen Cumhuriyet Savcısı tarafından suçun öğrenilmesi ile beraber kaybolma ihtimali bulunan deliller toplanabilmektedir. Daha çok soruşturma izni alınmaksızın şüphelinin yani kamu görevlisinin bu konuda “şüpheli sıfatı ile“ savunması alınamamaktadır. Ceza Hukuku açısında diğer işlemlerin yapılmasında bir sakınca bulunmamaktadır. Bu konuda ülkemizde bir çok adliyede ayrıca “memur suçları soruşturma büroları” oluşturulmuştur.
Kamu görevlileri ile memurlar hakkında soruşturma izni alınmasında uygulanacak usul ve esaslar 4483 sayılı “Memur ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanun” ile düzenlenmiştir. Burada özellikle belirtmeyiz ki 4483 sayılı kanunda belirtilen kamu görevlisi ile TCK 6. Maddesinde belirtilen “memur” kapsamı farklıdır. Ayrıca özel soruşturma usullerine tabi olan kamu görevlileri ile memurlar hakkında soruşturmalar 4483 sayılı yasa kapsamında değildir.
Sık Sorulan Sorular
Yüz Kızartıcı Suçlar Nelerdir?
Yüz kızartıcı suçlar Anayasamız ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununda sıralanmıştır buna göre;
- Rüşvet
- İrtikap
- Görevi Kötüye Kullanma
- Zimmet
- Dolandırıcılık
- Hırsızlık
- İhaleye Fesat Karıştırma
- Edimin İfasına Fesat Karıştırma
Gibi suçlar memur suçlarına örnek teşkil ettiği gibi ayrıca yüz kızartıcı suçlar arasında sayılmıştır.
Memur Suçlarına Hangi Mahkeme Bakar?
Yukarıda belirtmiş olduğumuz memur suçları hakkında ceza miktarları göz önüne alınarak görevli mahkeme belirlenmektedir. Örneğin ceza üst sınırı 10 yıldan fazla olması halinde Ağır Ceza Mahkemesi görevli iken, 10 yıldan daha az ceza öngörülen memur suçları için görevli mahkeme Asliye Ceza Mahkemesidir.