Nafaka artırım davasının reddi kararı; Genellikle nafaka koşullarının oluşmaması veya tarafların gelir ve giderlerinde bu yönde bir değişikliğe gerek bulunmadığı durumlarda verilen bir karar türüdür.
Elbette ki diğer yerel mahkeme karar türlerinde olduğu gibi nafaka artırım davasının reddi halinde de itiraz, istinaf veya temyiz gibi yasa yollarını kullanmak mümkündür.
Ancak bu tür kararlarla karşılaşmamak adına öncelikle nafaka türleri, nafaka şartları ve nafaka artırım davası üzerinde durmakta fayda vardır.
Nafaka Nedir?
Nafaka genellikle boşanma davası sonunda karşılaşılan bir terimdir. Boşanma haricinde Türk Medeni Kanunumuzda sadece yardım nafakası düzenlenmiştir. Bu nedenle daha çok evlilik birlikteliğinin sona ermesi ile karşılaşılabilecek nafakalar göz önüne alınarak bir tanım yapmak daha yerinde olacaktır. Boşanma sonrasında eşler arasındaki ekonomik dengesizliği önlemek ve diğer eşin ve ortak çocuğun zorunlu ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla bir eş tarafından diğer eşe ödenen ekonomik değerlerdir.
Bu konuda yapılan tanımdan da anlaşıldığı üzere nafaka yükümlüsü konusunda bir ayrım yapılmamıştır. Erkeğin kadına nafaka ödemesi mümkün olduğu gibi: Kadının da erkeğe nafaka ödemesi mümkündür. Bu durumda nafaka şartlarının oluşması gerekmektedir.
Nafaka Türleri
Yukarıda da belirttiğimiz gibi evlilik birlikteliğinin sona ermesi ile amaçları farklı olarak eşler veya çocuklar için öngörülmüş, yoksulluk nafakası, iştirak nafakası ve tedbir nafakası olmak üzere üç farklı nafaka türü ile karşılaşılmaktadır. Ancak nafaka artırım davası reddi durumları ile daha çok yoksulluk nafakası ve iştirak nafakası durumlarında karşılaşılmaktadır. Bu nedenle bu nafaka türleri üzerinde durmak yeterli olacaktır.
Yoksulluk Nafakası
Boşanmanın gerçekleşmesi sonrasında, bu boşanmaya bağlı olarak yoksulluğa düşecek olan eşe diğer eş tarafından ödenen nafaka türüdür. Yoksulluk nafakasının en önemli şartı nafaka talep eden eşin, boşanmada daha ağır kusurlu taraf olmamasıdır. Uygulamada en sık karşılaşılan nafaka türleri arasında yer alır; nafaka davaları, nafaka artırım davası ve nafaka artırım davasının reddi durumları ile en fazla yoksulluk nafakası durumlarında karşılaşılmaktadır.
İştirak Nafakası
Yine boşanma davası sonrasında ortak çocuğun giderlerini karşılamak amacıyla velayet sahibi olan eşe ödenen nafaka türü ise iştirak nafakasıdır. Yoksulluk nafakasında olduğu gibi iştirak nafakası da zaman zaman nafaka davalarına, nafaka artırım davaları ve dolayısıyla nafaka artırım davası reddi durumlarına konu olabilecek bir nafaka türüdür.
Nafaka Şartları
Nafaka artırım davasının reddi daha çok nafaka şartlarının oluşmamasına bağlı olarak verilmektedir. Bu nedenle bu şartların tam olarak bilinmesi gerekmektedir. Gerek yerel mahkemeler, gerekse yüksek mahkemelerce benimsenmiş nafaka şartlarını aşağıdaki gibi özetlememiz mümkündür.
Yoksulluk Nafakası Şartları
- Mahkemece yoksulluk nafakasına hükmedilebilmesi için öncelikle, yoksulluğa düşecek olan eşin bu konuda talepte bulunması gerekmektedir. Yoksulluk nafakası re’sen gözetilen bir durum değildir.
- Yoksulluk nafakasının en önemli şartlarından birisi ise, nafaka talep eden eşin boşanma nedeniyle, nafaka talep edilen eşten daha ağır kusurlu olmaması veya kusurunun bulunmaması gerekmektedir.
- Boşanma sonrasında nafaka talep eden eşin yoksulluğa düşmesi gerekmektedir. Buradaki yoksulluktan kasıt, hayat standartlarının altında bir gelir elde edeceği anlamındadır. Bu standartların altındaki gelirler nafaka davalarında veya nafaka artırım davalarında “yoksulluk” olarak kabul edilebilmektedir.
- Yoksulluk nafakası şartları başlığı altında son olarak değinmek istediğimiz husus ise, nafaka yükümlüsünün ödeme gücüdür. Nafaka talep edilecek eşin herhangi bir nafaka ödeme konusunda mali gücü bulunmaması halinde nafakaya hükmedilmesi mümkün değildir.
İştirak Nafakası Şartları
- Velayet sahibi eş tarafından talep edilmektedir. Çocuğun ayırt etme gücünden yoksun olması halinde velayet altında bulunmaması halinde ise iştirak nafakasının kayyım tarafından da talep edilmesi mümkündür.
- Çocuğun 18 yaşından küçük olması gerekmektedir. Ancak bazı durumlarda çocuğun 18 yaşından büyük olması halinde de iştirak nafakasının devam etmesi mümkündür. Örneğin çocuğun 18 yaşını doldurmasına rağmen hala eğitim ve öğretim hayatı devam ediyorsa, iştirak nafakası yükümlülüğü de devam edebilmektedir.
Nafaka Artırım Davası Şartları
Yukarıda belirtmiş olduğumuz yoksulluk nafakası şartları ile iştirak nafakası şartlarından da anlaşılacağı üzere; Nafakanın amacı kişinin temel ihtiyaçlarını karşılayabilmesidir. Bu temel ihtiyaçların karşılanması nedeniyle esaslı değişiklikler de nafaka artırım davası şartları arasında yer almaktadır. Örneğin; Kişilerin veya hayat standartlarındaki ekonomik koşulların değişmesi, iştirak nafakasında ise ortak çocuğun eğitim veya hastalık gibi önceden öngörülmesi mümkün olmayan durumlar içerisine girmesidir. Bu durumlar genellikle mahkemece yapılacak olan araştırmalar sonucu takdir edilen hususlardır.
Bu ve benzeri şartların gerçekleşmesi ile nafaka artırım davası açılması mümkündür. Ancak bu şartların gerçekleşmediği anlaşıldığında yine mahkemece nafaka artırım davası reddi konusunda karar verilmesi de mümkündür.
Nafaka Artırım Davası Nasıl Açılır?
Nafaka artırım davası diğer aile hukukundan kaynaklanan uyuşmazlıklarda olduğu gibi; Aile mahkemelerinde görülmektedir. Ayrıca aile mahkemesi bulunmayan yerde ise bu görev, Aile Mahkemesi sıfatı ile Asliye Hukuk Mahkemelerindedir. Yetkili mahkeme ise, nafaka artırım talebinde bulunan eşin ikamet etmiş olduğu yer mahkemesi olabileceği gibi, nafaka yükümlüsünün ikamet etmiş olduğu yer Aile Mahkemesi de olabilmektedir.
Ayrıca bakınız: Nafaka Artırım Davası Nedir, Nasıl Açılır, Şartları Nelerdir?
Nafaka Artırım Davasının Reddi Halinde Ne Yapabilirim?
Nafaka artırım davasının reddi halinde istinaf veya temyiz kanun yoluna başvurmak mümkündür. Belirli miktarlar altında kalan kararlar için temyiz kanun yoluna başvuru mümkün olmadığından bu durumda 1 yıllık nafaka miktarı göz önüne alınmaktadır. Yasal sınırları aşması halinde temyiz imkanı bulunmaktadır. Aksi halde nafaka artırım davası reddi durumunda istinaf kanun yoluna başvurulabilmektedir.
Sık Sorulan Sorular
Nafaka Artırım Davası Ne Kadar Sürer?
Nafaka artırım davaları, kişilerin ekonomik durumlarının araştırılması, gerektiğinde tarafların veya tanıkların dinlenmesi veya benzeri hukuki işlemlerin tamamlanması gibi prosedürlere tabidir. Bu durumlar göz önüne alındığında nafaka artırım davasının 2 – 6 ay sürede sonuçlandığını söyleyebiliriz. Genellikle nafaka artırım davaları basit yargılama usulünde görülmektedir. Bu durumlar dava süresini oldukça kısaltmaktadır.
Nafaka Artırım Davasında Yargılama Giderleri Kime Aittir?
Diğer tüm dava türlerinde olduğu gibi nafaka artırım davalarında da mahkeme masraf ve harçları peşin olarak dava açan taraftan alınmaktadır. Ancak görülecek mahkeme sonrasında kişinin lehine karar verilmesi halinde bu masraf ve harçlar aleyhine karar verilen kişiden tahsil edilerek davacı tarafa iade edilmektedir.
Nafaka Miktarı Neye Göre Belirleniyor?
Nafaka miktarının belirlenmesinde kişilerin ekonomik durumları göz önüne alınmaktadır. Bu nedenle gerek yoksulluk nafakası gerekse iştirak nafakası durumlarında genel bir miktar belirtmek olanaksızdır. Bunun dışında nafaka artırım davasının açılması ile yukarıda belirtmiş olduğumuz nafaka şartlarının veya nafaka artırım şartlarının gerçekleşmesi gerekmektedir. Bu şartların gerçekleşmemesi halinde nafaka artırım davası reddi şeklinde kararlar verilmektedir.